Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na yönelik sert bir açıklama yaparak, kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda yetersiz kalındığını vurguladı. Sendika, bakanlığın kavramlara odaklanmak yerine, somut adımlar atarak şiddeti durdurması gerektiğini belirtti.
TGS'den Bakanlığa Çağrı
TGS'nin açıklamasında, son dönemde artan kadın cinayetleri ve şiddet olaylarına dikkat çekilerek, bakanlığın bu konuda daha etkin bir rol üstlenmesi gerektiği ifade edildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Kadınların yaşam hakkı her şeyin üzerindedir. Bakanlık, kavramlarla oynamak yerine, şiddeti önleyici somut adımlar atmalıdır. Mevcut yasaların uygulanması ve yeni düzenlemelerin yapılması elzemdir."
TGS, şiddetin sadece fiziksel olmadığını, psikolojik, ekonomik ve sosyal boyutlarının da olduğunu vurgulayarak, bakanlığın bu alanlarda da çalışmalar yapması gerektiğini belirtti. Sendika, medyada yer alan şiddet haberlerinin de dikkatli bir şekilde ele alınması gerektiğini, şiddeti özendirici veya normalleştirici yayınlardan kaçınılması gerektiğini ifade etti.
Şiddetin Önlenmesi İçin Neler Yapılabilir?
Şiddetin önlenmesi için birçok farklı alanda çalışmalar yapılması gerekmektedir. İşte bazı öneriler:
- Eğitim: Toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık yaratmak için eğitim müfredatına dersler eklenmeli.
- Yasal düzenlemeler: Mevcut yasaların uygulanması ve şiddeti önleyici yeni düzenlemelerin yapılması gerekmektedir.
- Destek mekanizmaları: Şiddet mağdurları için sığınma evleri, danışma merkezleri ve hukuki destek gibi mekanizmalar güçlendirilmelidir.
- Medya: Medyada yer alan şiddet haberlerinin dikkatli bir şekilde ele alınması, şiddeti özendirici veya normalleştirici yayınlardan kaçınılması gerekmektedir.
- Erkeklerin rolü: Şiddetin önlenmesinde erkeklerin de aktif rol alması, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık yaratması gerekmektedir.
Sonuç
TGS'nin Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na yönelik tepkisi, kadına yönelik şiddetin önlenmesi konusunda yetersiz kalındığına dair önemli bir uyarı niteliğindedir. Bakanlığın, bu uyarıyı dikkate alarak, somut adımlar atması ve şiddeti önleyici politikalar geliştirmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, kadınların yaşam hakkı ihlal edilmeye devam edecek ve toplumsal huzur sağlanamayacaktır. Unutulmamalıdır ki, şiddetin önlenmesi sadece devletin değil, tüm toplumun sorumluluğundadır.