Hindistan ile Pakistan arasındaki gerilim, Keşmir bölgesinde yaşanan son olaylarla birlikte tırmanmaya devam ediyor. Başbakan Narendra Modi, Hava Kuvvetleri Komutanı Amar Preet Singh ile yaptığı görüşmede, ülkenin hava savunma sistemlerinin durumu hakkında detaylı bilgi aldı. Singh, Modi'ye batı sınırında uzun menzilli savaş uçağı görevlerinin sürdüğünü ve hava savunma sistemlerinin yüksek alarm seviyesinde tutulduğunu bildirdi.
Gerilimin Sebepleri ve Alınan Önlemler
The Times of India gazetesinin haberine göre, Cammu Keşmir'in Pahalgam bölgesinde düzenlenen terör saldırısının ardından Pakistan ile gerginliğin sürdüğü Hindistan'da, Başbakan Modi'nin Hava Kuvvetleri Komutanı Singh ile görüşmesi dikkat çekti. Singh, Modi ile yaptığı görüşmede, hava savunma ağının yüksek alarm seviyesinde tutulduğu bilgisini paylaştı. Batı sınırı boyunca uzun menzilli görev uçuşları yapan kuvvetlerin operasyonel hazırlık durumu hakkında Modi'ye bilgi veren Singh, bölgedeki hava üslerinde Operasyonel Hazırlık Platformlarının (ORP) sayısının artırıldığını kaydetti.
Pahalgam'daki terör saldırısı, Hindistan'ın idaresindeki Cammu Keşmir'in Pahalgam bölgesinde silahlı kişilerin 22 Nisan'da turistlere ateş açması sonucu 26 kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanmıştı. Bu saldırı, iki ülke arasındaki tansiyonu daha da yükseltmiş durumda. Hindistan, saldırıyı düzenleyenlerin "Pakistan'dan geldiği" suçlamasında bulunarak çeşitli önlemler almıştı. Bu önlemler arasında "İndus Suları Anlaşması"nın askıya alınması, Yeni Delhi'de görevli Pakistanlı müsteşarların bir hafta içinde ülkeyi terk etmelerinin istenmesi ve Pakistan vatandaşlarına yönelik vize hizmetlerinin askıya alınması, daha önce verilen tüm vizelerin iptal edilmesi gibi adımlar yer alıyor.
Hindistan'ın Hava Gücü ve Rafale Savaş Uçakları
Hindistan'ın hava gücünün önemli bir parçasını oluşturan Rafale savaş uçakları, bu gerilimde kilit bir rol oynuyor. Hindistan'ın çok yönlü görev kapasitesine sahip Rafale savaş uçakları, 300 kilometrenin üzerindeki menziliyle "Scalp" seyir füzeleri ve 120 ila 150 kilometre menzile sahip gelişmiş "Meteor" füzeleriyle donatılmış durumda. Bu uçaklar, ülkenin hava savunma kabiliyetini önemli ölçüde artırıyor ve bölgedeki stratejik dengeyi etkiliyor.
Pakistan ise suçlamaları reddederek Hindistan'ın İslamabad'daki diplomatik personel sayısına sınırlama getirmiş, "İndus Suları Anlaşması"nın dışına çıkılarak nehirlere yapılacak müdahaleleri "savaş nedeni" sayacağını ilan etmiş, Hindistan ile her türlü ticareti askıya almış ve hava sahasını kapatmıştı. Bu karşılıklı adımlar, iki ülke arasındaki ilişkilerin ne kadar gergin olduğunu açıkça gösteriyor.
Bölgesel Güvenlik ve Gelecek Beklentileri
Hindistan ve Pakistan arasındaki bu gerilim, bölgesel güvenlik açısından ciddi endişeler yaratıyor. İki nükleer güç arasındaki herhangi bir çatışma, sadece bu iki ülke için değil, tüm dünya için büyük sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, uluslararası toplumun bu gerilimi azaltmak için aktif rol oynaması büyük önem taşıyor.
Önümüzdeki günlerde, iki ülke arasındaki ilişkilerin nasıl bir seyir izleyeceği merakla bekleniyor. Diplomatik çabaların sonuç vermesi ve gerilimin tırmanmasının önüne geçilmesi, bölgedeki istikrarın sağlanması açısından kritik öneme sahip. Aksi takdirde, bölgede daha büyük bir çatışma riski her geçen gün artmaya devam edecektir.