Gazze Şeridi'nde yaşanan insanlık dramı her geçen gün yeni boyutlar kazanıyor. Geçtiğimiz ay Refah kentinde toplu mezardan çıkarılan 14 sağlık ve sivil savunma çalışanının otopsi raporları, İsrail askerlerinin hedef gözeterek gerçekleştirdiği bir katliamı gözler önüne serdi. The New York Times'ın ulaştığı raporlar, sağlıkçıların çoğunun baş ve göğüs bölgelerinden vurulduğunu ortaya koyuyor. Bu durum, uluslararası kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, İsrail'e yönelik tepkilerin de artmasına neden oldu.
Sağlık Çalışanları Hedef Mi Alındı?
Otopsi raporlarına göre, en az altı sağlık ve sivil savunma çalışanı göğsünden ya da sırtından, dördü ise başından vuruldu. Vücutlarında birden fazla mermi izine rastlanan sağlıkçıların, İsrail askerleri tarafından hedef gözetilerek öldürüldüğü şüphesi güçleniyor. Oslo Üniversitesi'nden adli patolog Dr. Arne Stray-Pedersen, incelediği otopsi sonuçlarında, en az 11 sağlık ve sivil savunma çalışanının vücudunda ateşli silahla yaralanma izleri bulunduğunu belirtiyor. Bu durum, olayın tesadüfi bir çatışma sonucu değil, planlı bir saldırı olduğunu düşündürüyor.
Öldürülen sağlık çalışanlarının birçoğunun uzuvlarının eksik olduğu, bir cesedin ise bel kısmından aşağısının olmadığı tespit edildi. Bir sağlık çalışanının göğsünde ve karnında çok sayıda şarapnel yarası olduğu, diğer ikisinde ise şarapnel ile uyumlu yaralar tespit edildi. Bu bulgular, saldırıda sadece ateşli silahların değil, patlayıcı maddelerin de kullanıldığını gösteriyor.
İsrail'in İddiaları Ne?
İsrail ordusu, olayla ilgili yaptığı açıklamada, ambulans ve itfaiye aracının "farları kapalı, acil durum sinyalleri olmadan şüpheli bir şekilde ilerlediğinin" tespit edilmesi üzerine ateş açıldığını iddia etti. Ayrıca, öldürülenler arasında 9 Hamas ve İslami Cihad mensubunun bulunduğunu öne sürdü. Ancak, The New York Times'ın yayınladığı görüntüler, İsrail'in bu iddialarını çürütüyor. Görüntülerde, sağlık ve sivil savunma ekiplerine bölgeye ulaşır ulaşmaz ateş açıldığı açıkça görülüyor.
İsrail'in bu saldırıyı meşrulaştırma çabaları, uluslararası toplum tarafından kabul görmüyor. Birleşmiş Milletler ve çeşitli insan hakları örgütleri, olayın derhal soruşturulması ve sorumluların yargılanması çağrısında bulunuyor. Gazze'deki sağlık sisteminin zaten çökmüş durumda olduğu bir dönemde, sağlık çalışanlarına yönelik bu tür saldırılar, bölgedeki insani krizi daha da derinleştiriyor.
Uluslararası Toplum Ne Yapmalı?
Gazze'de yaşanan bu son olay, uluslararası toplumun harekete geçmesi için bir dönüm noktası olmalıdır. İsrail'in Filistinlilere yönelik uyguladığı şiddetin durdurulması, bölgede kalıcı bir barışın sağlanması için elzemdir. Uluslararası kuruluşlar, İsrail'e baskı yaparak, bu tür insanlık suçlarının bir daha yaşanmaması için gerekli önlemleri almalıdır.
- Bağımsız bir soruşturma komisyonu kurulmalı: Olayın tüm boyutları ile aydınlatılması için uluslararası bir soruşturma komisyonu kurulmalı ve sorumlular tespit edilmelidir.
- İsrail'e yaptırım uygulanmalı: İnsan hakları ihlallerine devam eden İsrail'e karşı ekonomik ve siyasi yaptırımlar uygulanmalıdır.
- Filistin halkına destek verilmeli: Gazze'deki insani krizi hafifletmek için Filistin halkına yönelik yardımlar artırılmalıdır.
Gazze'de yaşanan bu katliam, insanlığın vicdanında derin yaralar açmıştır. Uluslararası toplumun sessiz kalması, bu tür suçların devam etmesine yol açacaktır. Artık harekete geçme zamanı gelmiştir. Filistin halkının haklarını savunmak, insanlık onurunun bir gereğidir.