Ekrem İmamoğlu'nun Medya Politikasındaki Değişim
CHP'li Ekrem İmamoğlu'nun yönetimindeki İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), son dönemde medyadaki eleştirilere karşı sert bir tutum sergiliyor. Yıllarca kendisini destekleyen medya gücüne karşı hukuki adımlar atan İBB, bu durumun demokrasinin temel ilkeleriyle ne kadar örtüştüğü konusunda tartışmalara neden oluyor.
Medya A.Ş.'den Gazetecilere Suç Duyurusu
İBB iştiraki Medya A.Ş., son dönemde kendisine yönelik iddialarda bulunan bazı gazeteciler hakkında suç duyurusunda bulundu. Aralarında Nuray Başaran, Cem Küçük ve Levent Gültekin gibi isimlerin de olduğu gazeteciler, Medya A.Ş.'nin CHP kurultayı için cep telefonu alıp dağıttığı ve bazı gazetecilere bütçe aktardığı iddialarını gündeme getirmişti. Bu iddialara karşılık Medya A.Ş., söz konusu isimler hakkında "halkı yanıltıcı bilgi yayma" ve "suç uydurma" gibi suçlamalarla hukuki süreç başlattı.
Medya A.Ş.'den yapılan açıklamada, "Siyasi bir ajandayla bir araya gelmiş sözde gazeteci grubunun ve trol ağının yalanlarıyla mücadele etmeye devam edeceğiz" ifadeleri kullanıldı. Ayrıca, şirketin faaliyetlerinin Sayıştay tarafından incelendiği ve herhangi bir yanlışa rastlanmadığı belirtildi.
İmamoğlu'nun Siyasi Geçmişindeki Dönüşüm
Bu gelişmeler, Ekrem İmamoğlu'nun siyasi geçmişindeki büyük dönüşümü de gözler önüne seriyor. İmamoğlu, daha önce medya desteğiyle güçlenen bir siyasi figürken, şimdi medyadaki eleştirilere karşı hukuki yollara başvuruyor. Bu durum, İmamoğlu'nun medya ile ilişkilerinin nasıl değiştiğini ve siyasi stratejisindeki farklılaşmayı ortaya koyuyor.
- Medya A.Ş., gazeteciler hakkında suç duyurusunda bulundu.
- İddialar, CHP kurultayı ve bütçe aktarımları üzerine yoğunlaşıyor.
- İmamoğlu'nun medya stratejisi, siyasi geçmişindeki dönüşümü yansıtıyor.
Sonuç olarak, İBB'nin medyadaki eleştirilere karşı hukuki adımlar atması, hem siyasi hem de toplumsal açıdan büyük yankı uyandırıyor. Bu süreç, İmamoğlu'nun liderlik tarzı ve medya ile ilişkileri konusunda yeni tartışmaları beraberinde getiriyor.
