Kızılay Başkanı'nın Kızına Şok Hapis İstemi! İşte Sebebi

23 May 2025•5 dk okuma•2 görüntülenme•Son güncelleme: 23 May 2025

Eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık'ın kızı Fatma Zehra Kınık Demir'in yargılandığı davada flaş gelişme! Savcı, 17 yaşındaki Batın Barlasçeki'nin ölümüne neden olan trafik kazasıyla ilgili mütalaasını açıkladı ve Kınık Demir'in tutuklanmasını talep etti. Bu talep, kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.

Kaza ve Sonrası Gelişmeler

9 Temmuz 2024 tarihinde meydana gelen kazada, Fatma Zehra Kınık Demir'in aracıyla Batın Barlasçeki'ye çarpması sonucu genç öğrenci hayatını kaybetmişti. Olayın ardından başlatılan soruşturma kapsamında Kınık Demir hakkında dava açılmıştı. İstanbul Anadolu Adliyesi 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada savcı, Kınık Demir'in 'asli kusurlu' olduğunu belirterek, "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan cezalandırılmasını istedi.

Savcılık mütalaasında, "Alınan savunmalar, katılan beyanları, tanık beyanı, mağdur beyanları, doktor raporları, trafik kaza tespit tutanağı, görüntü inceleme tutanağı, ölü muayene tutanağı, otopsi raporu, bilirkişi heyet raporu, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi raporu ile tüm dosya kapsamı dikkate alındığında sanık Fatma Zehra Kınık Demir’in asli kusuru ile taksirle bir kişinin ölümüne ve bir kişinin yaralanmasına neden olduğu anlaşılmakta" ifadelerine yer verdi. Savcının bu değerlendirmesi, davanın seyrini değiştirecek gibi görünüyor.

Olası Ceza ve Yargılama Süreci

Fatma Zehra Kınık Demir hakkında istenen ceza, 2 yıldan 15 yıla kadar hapis olarak öngörülüyor. Bu durum, Kınık ailesi ve kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor. Mahkeme, savcının mütalaası doğrultusunda kararını verecek. Yargılama sürecinin nasıl ilerleyeceği ve mahkemenin hangi kararı vereceği merak konusu.

Bu dava, sadece bir trafik kazası davası olmanın ötesinde, kamuoyunda büyük bir hassasiyet yarattı. Özellikle eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık'ın deprem dönemindeki tartışmalı çadır satışı olayıyla birleşince, dava daha da dikkat çekici hale geldi. Adaletin tecelli edip etmeyeceği ve mahkemenin vereceği karar, birçok kişi tarafından merakla bekleniyor.

Mahkemenin vereceği karar, benzer davalar için emsal teşkil edebilir. Bu nedenle, yargılama sürecinin şeffaf ve adil bir şekilde yürütülmesi büyük önem taşıyor.