
Kızamık Alarmı! Türkiye'de Durum Ne? Vakalar Artıyor Mu?
Son günlerde dünya genelinde kızamık vakalarında ciddi bir artış gözlemleniyor. Özellikle çocukları tehdit eden bu bulaşıcı hastalık, uzun yıllar sonra yeniden endişe yaratmaya başladı. Peki, bu durum Türkiye için ne anlama geliyor? Kızamık salgını riski var mı? İşte dünyadaki ve Türkiye'deki son gelişmeler...
Dünya Kızamıkla Mücadelede Alarm Veriyor
Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) kızamık vakaları hızla artarken, Kanada'da 2024 sonbaharından bu yana 5.100'den fazla vaka tespit edildi. İsrail'de ise ülke çapında devam eden kızamık salgınında sekizinci çocuk hayatını kaybetti. Bu durum, dünya genelinde kızamıkla mücadelede ciddi bir alarm zili çalıyor.
Kızamık, son derece bulaşıcı bir viral enfeksiyondur ve özellikle bağışıklık sistemi zayıf olan çocuklar için hayati risk taşıyabilir. Hastalığın belirtileri arasında ateş, öksürük, burun akıntısı ve ciltte kırmızı döküntüler yer alır. Kızamık, zatürre, ensefalit (beyin iltihabı) ve hatta ölüm gibi ciddi komplikasyonlara yol açabilir.
Kızamıktan korunmanın en etkili yolu aşılanmaktır. Kızamık aşısı, çocukluk döneminde uygulanan rutin aşılama programının bir parçasıdır. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ),kızamığın yayılmasını önlemek için toplumun %95'inin aşılanmasını önermektedir.
Türkiye'de Kızamık Durumu Nasıl?
Türkiye'de kızamık vakaları, aşılamanın yaygınlaşmasıyla birlikte son yıllarda önemli ölçüde azalmıştı. Ancak, son dönemde dünya genelindeki artışın etkisiyle Türkiye'de de vakalarda hafif bir yükseliş gözlemleniyor. Sağlık Bakanlığı, kızamık vakalarını yakından takip etmekte ve gerekli önlemleri almaya devam etmektedir.
Sağlık Bakanlığı yetkilileri, özellikle çocukların aşılarının eksiksiz yapılması konusunda aileleri uyarmaktadır. Aşılanmamış veya eksik aşılı olan çocukların kızamık riski altında olduğu ve bu nedenle aşılamanın hayati önem taşıdığı vurgulanmaktadır.
Ayrıca, kızamık belirtileri gösteren kişilerin derhal bir sağlık kuruluşuna başvurması ve hastalığın yayılmasını önlemek için gerekli önlemleri alması gerekmektedir.
Kızamığın Uzun Vadeli Tehlikesi: SSPE
Kızamığın bir diğer tehlikesi ise, iyileşseniz bile yıllar sonra ortaya çıkabilen subakut sklerozan panensefalit (SSPE) adı verilen ölümcül bir hastalıktır. SSPE, kızamık virüsünün beyinde kalıcı hasar bırakması sonucu ortaya çıkar ve genellikle çocukluk veya ergenlik döneminde görülür. Hastalığın belirtileri arasında davranış değişiklikleri, öğrenme güçlüğü, kas spazmları ve nöbetler yer alır. SSPE'nin tedavisi yoktur ve hastalık genellikle birkaç yıl içinde ölümle sonuçlanır.
Kızamık, sadece akut dönemde değil, uzun vadede de ciddi sağlık sorunlarına yol açabilen bir hastalıktır. Bu nedenle, kızamıktan korunmak ve hastalığın yayılmasını önlemek için aşılanma büyük önem taşımaktadır.
Dünya genelinde ve Türkiye'de kızamık vakalarındaki artış, bu hastalığın hala ciddi bir tehdit olduğunu göstermektedir. Aşılanma, kızamıktan korunmanın en etkili yoludur ve toplum sağlığını korumak için herkesin aşı olması gerekmektedir. Unutmayalım ki, aşı sadece kendimizi değil, çevremizdeki savunmasız kişileri de korur.













