DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Sevilay Çelenk, Türkiye'deki kamu hastanelerinde yaşanan ve giderek derinleşen randevu krizini Meclis gündemine taşıdı. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nun yanıtlaması istemiyle verilen soru önergesi, vatandaşların sağlık hizmetlerine erişimindeki eşitsizlikleri ve özel hastanelere olan mecburiyeti gözler önüne seriyor. Çelenk, "Sağlık hizmetlerine erişimde yaşanan ağır eşitsizlik, yurttaşların sağlık hakkını açıkça ihlal ediyor. Kamu hastanelerinde randevu bulamayan yurttaşlar, özel hastanelere yüksek ücretler ödemek zorunda kalıyor" ifadeleriyle durumun vahametini vurguladı.
Kamu Hastanelerinde Randevu Çilesi
Türkiye'de son yıllarda kamu hastanelerinde randevu almak adeta bir çileye dönüştü. Vatandaşlar, haftalar hatta aylar sonrasına randevu alabilmekte, bu durum özellikle acil sağlık sorunları yaşayanlar için büyük mağduriyet yaratmaktadır. Randevu sistemindeki aksaklıklar, doktor yetersizliği ve yoğun talep gibi faktörler bu sorunun temel nedenleri arasında gösteriliyor.
- MHRS Sistemi Sorunları: Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS), randevu almak isteyen vatandaşlar için önemli bir araç olmasına rağmen, sistemdeki teknik sorunlar ve yoğunluk nedeniyle randevu almakta zorluklar yaşanmaktadır.
- Doktor Yetersizliği: Özellikle bazı branşlarda doktor sayısının yetersiz olması, randevu sürelerinin uzamasına ve vatandaşların mağduriyetine yol açmaktadır.
- Yoğun Talep: Sağlık hizmetlerine olan talebin artması, mevcut sağlık sistemi üzerinde baskı oluşturmakta ve randevu süreçlerini olumsuz etkilemektedir.
Özel Hastanelere Yöneliş ve Mali Yük
Kamu hastanelerindeki randevu sorunları, vatandaşları özel hastanelere yönelmeye zorlamaktadır. Ancak, özel hastanelerde sunulan sağlık hizmetlerinin yüksek maliyeti, dar gelirli vatandaşlar için büyük bir engel teşkil etmektedir. Bu durum, sağlık hizmetlerine erişimde eşitsizliği derinleştirmekte ve vatandaşların sağlık hakkını ihlal etmektedir.
Çözüm Önerileri ve Beklentiler
Sağlık sistemindeki bu krize çözüm bulunması için çeşitli öneriler sunulmaktadır. Bunlar arasında, kamu hastanelerindeki doktor sayısının artırılması, randevu sisteminin iyileştirilmesi, sağlık hizmetlerine ayrılan bütçenin artırılması ve koruyucu sağlık hizmetlerine öncelik verilmesi yer almaktadır. Vatandaşlar, devletin bu konuda acil adımlar atarak sağlık hizmetlerine erişimde eşitliği sağlamasını beklemektedir.
Sonuç olarak, Türkiye'deki kamu hastanelerinde yaşanan randevu krizi, vatandaşların sağlık hizmetlerine erişimini zorlaştırmakta ve özel hastanelere olan mecburiyeti artırmaktadır. Bu durum, sağlık hizmetlerinde eşitsizliğe yol açmakta ve vatandaşların sağlık hakkını ihlal etmektedir. Yetkililerin bu soruna çözüm bulmak için acil adımlar atması ve sağlık sistemini iyileştirmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, vatandaşların sağlık hizmetlerine erişimindeki zorluklar artarak devam edecek ve toplum sağlığı olumsuz etkilenecektir.
