Mide Kanseri Tedavisinde Çığır Açan Gelişmeler
Mide kanseri, ülkemizde ve dünya genelinde en sık görülen kanser türleri arasında 5. sırada yer alıyor. Erken teşhis için etkili bir tarama yöntemi bulunmaması nedeniyle genellikle ileri evrede tespit edilen bu hastalık, tedavi sürecini zorlaştırıyor. Ancak son yıllarda geliştirilen yeni tedavi yöntemleri, mide kanseri hastalarının yaşam süresini önemli ölçüde uzatıyor.
İmmünoterapi ve Robotik Cerrahi Öne Çıkıyor
Acıbadem Üniversitesi Gastrointestinal Onkoloji Ünitesi tarafından düzenlenen sempozyumda, mide kanseri tedavisindeki en yeni yaklaşımlar ele alındı. İmmünoterapi, vücudun bağışıklık sistemini harekete geçirerek tümör tedavisinde daha az yan etkiyle başarılı sonuçlar sunuyor. Özellikle genetik yatkınlığı olan hastalarda, immünoterapinin cerrahi tedaviye yakın bir oranda iyileşme sağladığı belirtiliyor.
Diğer bir önemli gelişme ise robotik cerrahi. Bu yöntem sayesinde açık ameliyatlara göre daha hızlı iyileşme süreçleri sağlanabiliyor. Prof. Dr. Erman Aytaç, "Robotik cerrahi ile büyük kesiler yapmadan operasyonları gerçekleştirebiliyoruz. Bu yöntem, hastaların konforunu artırıyor" dedi.
Erken Teşhisin Önemi ve Genetik Tarama
Mide kanseri tedavisinde en kritik faktör, erken teşhis. Ancak ülkemizde bu hastalık için etkili bir tarama programı bulunmuyor. Prof. Dr. Aytaç, özellikle 40 yaşından önce mide kanserine yakalanmış bireylerin ailelerinin genetik taramadan geçmesi gerektiğini vurguladı. Bu sayede risk taşıyan kişiler erkenden tespit edilerek koruyucu önlemler alınabiliyor.
- İmmünoterapi, bağışıklık sistemini güçlendirerek tümör tedavisinde etkili sonuçlar sunuyor.
- Robotik cerrahi, hastaların iyileşme sürecini hızlandırıyor.
- Erken teşhis için genetik tarama büyük önem taşıyor.
Mide kanseri tedavisindeki bu gelişmeler, hastaların yaşam kalitesini artırırken, yaşam süresini de uzatıyor. Ancak uzmanlar, erken teşhis ve tarama programlarının yaygınlaştırılması gerektiğinin altını çiziyor.