
İmamoğlu'na Rüşvet İddiası! Kreş Yardımı Maskesi mi Kullanıldı?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında hazırlanan iddianamede, Ekrem İmamoğlu ve bazı şüpheliler hakkında rüşvet suçlaması yer alıyor. İddiaya göre, kreş projesi adı altında yardım talep edildi ve bu durum rüşvet olarak değerlendirildi. Bu iddia, İstanbul siyasetinde büyük yankı uyandırdı ve kamuoyunun dikkatini çekti.
İddianamede Neler Yer Alıyor?
İddianamede, şüpheli Dursun Keleş'in, suç örgütünün kendisinden kreş projesi adı altında yardım talep ettiği belirtiliyor. Keleş, ekonomik durumunun iyi olmadığını söyleyerek bu talebi geçiştirmeye çalışmış. Ancak, daha sonra ticaretinin zarar görebileceği endişesiyle 3 daireyi bedelsiz olarak şüpheli Adem Soytekin'in belirttiği şirkete devrettiği iddia ediliyor. Bu durum, savcılık tarafından rüşvet olarak değerlendiriliyor ve iddianamede detaylı bir şekilde yer alıyor.
İddianamede adı geçen diğer şüpheliler ise Ekrem İmamoğlu, Mustafa Keleş, Fuat Keleş, Veysel Erçevik ve Fatih Keleş. Bu kişilerin de rüşvet olayına karıştığı iddia ediliyor. Savcılık, tüm bu iddiaları titizlikle inceliyor ve soruşturmanın derinleştirilerek sürdürüleceği belirtiliyor.
Soruşturmanın Detayları
Soruşturma, "İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütü"ne yönelik yürütülüyor. Toplamda 407 şüpheli bulunuyor ve bunlardan 105'i tutuklu. İddianamenin "eylem 5" başlıklı bölümünde, rüşvet suçuna ilişkin değerlendirmeler yer alıyor. Soruşturmanın geniş kapsamlı olması ve çok sayıda şüphelinin bulunması, olayın ciddiyetini gözler önüne seriyor.
Soruşturma kapsamında incelenen deliller ve ifadeler doğrultusunda, kreş yardımı talebinin aslında bir rüşvet mekanizması olduğu iddia ediliyor. Şüpheli Dursun Keleş'in ifadesinde, ticaretinin sekteye uğramaması için daireleri devretmek zorunda kaldığı belirtiliyor. Bu durum, savcılığın rüşvet iddiasını güçlendiren önemli bir delil olarak değerlendiriliyor.
Rüşvet İddiasının Sonuçları
Bu rüşvet iddiası, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Ekrem İmamoğlu'nun itibarını zedeleyebilir. Soruşturmanın sonuçları, İmamoğlu'nun siyasi geleceği üzerinde önemli bir etkiye sahip olabilir. Kamuoyu, soruşturmanın şeffaf bir şekilde yürütülmesini ve adaletin sağlanmasını bekliyor.
Soruşturmanın tamamlanması ve yargı sürecinin başlamasıyla birlikte, iddiaların doğruluğu ve şüphelilerin suçlu olup olmadığı netlik kazanacak. Bu süreçte, tüm delillerin dikkatlice incelenmesi ve adil bir yargılama yapılması büyük önem taşıyor.
İstanbul'da yankı uyandıran bu rüşvet iddiası, siyasi arenada ve kamuoyunda uzun süre tartışılmaya devam edecek gibi görünüyor. Soruşturmanın sonuçları, İstanbul'un geleceği açısından belirleyici olabilir.














