12 Mayıs 2025 Pazartesi

Gazze'de Anneler Günü: Yıkım Ortasında Tek Umut Annelik

Gazze'de Anneler Günü, buruk bir sevinçle karşılanıyor. Savaşın ve yıkımın gölgesinde, Gazzeli anneler hayata tutunmaya çalışıyor. Doç. Dr. Münevver Adnan Najim, Gazze İslam Üniversitesi'nde öğretim üyesi ve altı çocuk annesi. İsrail'in saldırılarıyla hayatı altüst olan Najim, eşini kaybetmenin acısıyla çocuklarına hem anne hem baba olmaya çalışıyor.

Eşini Kaybeden Bir Annenin Feryadı

Kızı Sara'ya 7 aylık hamileyken eşini kaybeden Najim, o günleri şöyle anlatıyor: "Eşim 21 Ağustos 2014’te şehit oldu. Biri karnımda olmak üzere altı çocuğun sorumluluğu tamamen bana kaldı." Eşinin kaybının kendisi için büyük bir yıkım olduğunu belirten Najim, onun eğitimine verdiği desteği ve hayatındaki önemini vurguluyor. Çocuklarının ise bu zorlu günlerdeki en büyük güç kaynağı olduğunu dile getiriyor.

Gazze Şeridi’nde eşiyle birlikte inşa ettikleri evin saldırılar nedeniyle terk etmek zorunda kaldığını söyleyen Najim, şu anda Şifa Hastanesi yakınlarındaki Remal bölgesinde yaşıyor. Sürekli çocuklarının başına bir şey gelme endişesi taşıdığını belirten Najim, bombardıman ve açlıkla mücadele ederek yaşamaya çalıştıklarını ifade ediyor. "Benim artık bu hayatta tutunacak tek dalım, anneliğim" diyor.

Gazze'de Hayat Durma Noktasında

Gazze’de hayatın neredeyse olmadığını dile getiren Najim, amaçsız günler, barınaksız, yiyeceksiz, susuz, güvensiz bir yaşam sürdüklerini söylüyor. Günlerini su toplamak, odun yakmak, bir yerden başka bir yere koşmak ve çadırdan çadıra göç etmekle geçirdiklerini belirten Najim, hayatın neredeyse yok olmuş durumda olduğunu ifade ediyor. Çocukların eğitim, yiyecek ve su bulamadığını, birçoğunun anemi ve yetersiz beslenme ile mücadele ettiğini söylüyor. "Günlerimiz solgun ve renksiz hale geldi, ama tüm bunlara rağmen, sevgi, sabır ve inançla direnmeye devam ediyoruz" diyor.

Bazı günler uyanmak istemediğini söyleyen Najim, çocuklarının "Anne, açım" sözleriyle uyandığını ve bu sözlerin bir anne olarak kalbini parçaladığını ifade ediyor. Çocuklarına bir lokma ekmek veya temiz bir yudum su verememek kadar acı bir şey olmadığını dile getiriyor. Çocukların masum hayallerinin sığınaklarda eridiğini belirten Najim, Filistinli kadınların yalnızca bir direniş sembolü olmadığını, evlerinde, barınma merkezlerinde ve hastanelerde çocuklarına sarılırken katledildiklerini söylüyor.

Anneler Günü'nde Adalet Çağrısı

Anneler Günü'nde dünyaya seslenen Najim, Gazzeli anneleri unutmamalarını istiyor. "Biz sadece çocuklarımızı kucaklayan anneler değiliz, onları yıkım ve korku içinde kalbimizde taşıyoruz" diyor. Onları bombardıman sesleriyle büyüttüklerini, soğukta kalpleriyle ısıttıklarını ve sevdiklerini ve evlerini kaybetmelerine rağmen umut aşıladıklarını belirtiyor. Gazzeli annelerin hediyelere değil, adalete, onura ve çocuklarını koruyacak güvenliğe ihtiyacı olduğunu vurguluyor. Dünyanın vicdanının uyanmasını ve Filistinli anneleri sadece haberlerdeki bir sayı olarak değil, insanlığın geleceğini korumak için mücadele eden bireyler olarak görmesini diliyor.

7 Ekim’den bu yana 18 bin çocuğun şehit edildiği, bu saldırılar olurken dünyaya gelen bebeklerin 311’inin yine şehit olduğu, 1 yaş altı 908 çocuğun savaş sırasında şehit edildiği, 17 çocuğun yine donarak bu topraklarda şehit olduğu belirtiliyor. 60 bin hamile kadının ise en temel sağlık hizmetine erişememeleri nedeniyle hayati tehlike altında olduğu ifade ediliyor.

Gazze'deki annelerin yaşadığı bu insanlık dramı, tüm dünyanın dikkatini çekmeli ve bu zulme bir son verilmelidir. Anneler Günü'nde, Gazzeli annelerin acılarını paylaşmalı ve onlara destek olmalıyız. Onların hayatta kalma mücadelesine ortak olmalı ve çocuklarına daha iyi bir gelecek sunabilmeleri için elimizden geleni yapmalıyız.

İlgili Haberler