Avdagiç'ten Ekonomiye 3 Çözüm Önerisi! Sıkıntılar Bitecek Mi?

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Türkiye ekonomisindeki mevcut sorunlara dikkat çekerek, kısa vadede finansman maliyetlerinin düşürülmesi, finansmana erişimin kolaylaştırılması ve döviz kuru ile enflasyon arasındaki dengenin korunması gerektiğini vurguladı. Avdagiç, bu adımların atılmasıyla tüm sıkıntıların aşılabileceğine inandığını belirterek, Türkiye'nin yatırım kabiliyetini artıracak ve ihracattaki sorunları giderecek bir politika setinin hızla devreye alınması gerektiğini söyledi.

Ekonomideki Temel Sorunlar ve Çözüm Önerileri

Avdagiç, enflasyonla mücadele konusunda genel bir politika setini desteklediklerini ancak para politikasındaki sıkılaşmanın sadece iş dünyası üzerinden yapılmasının doğru olmadığını ifade etti. Üretici ve ihracatçının önemli bir yük altında olduğunu belirten Avdagiç, finansman maliyetlerinin artması ve finansmana erişimin zorlaşmasının bu yükü daha da artırdığını dile getirdi. Ayrıca, Türk lirasının aşırı değerlenmesinin ihracatçıları zorladığını, ithalatçıları ise sevindirdiğini söyledi.

Avdagiç, döviz kuru ile enflasyon arasındaki makasın açılmasına da dikkat çekerek, "Geçen sene dövizin yaklaşık değerlemesi yüzde 18-19 bandında kalırken, enflasyonun yüzde 45 mertebesinde, ücret artışlarının da yüzde 50 mertebesinde gerçekleştiğini gördük. Dolayısıyla bir yıl içinde yüzde 30'luk, yüzde 35'lik bir makasla iş dünyası mücadele etmek zorunda kaldı" dedi. Bu durumun sürdürülebilir olmadığını vurgulayan Avdagiç, sektörel bazda detaylı analizler yapılması gerektiğini belirtti.

İTO Başkanı Avdagiç, büyüme rakamlarına da değinerek, yatırımların ve ihracatın büyümeye etkisinin negatif olduğunu, bunun da ciddi bir uyarı niteliği taşıdığını söyledi. Üretimi artırarak ülkenin rekabetçiliğini koruyacak bir politika izlenmesi gerektiğini vurgulayan Avdagiç, ihracattaki sınırlı artışın yanı sıra bazı sektörlerde daralma yaşandığını belirtti. Özellikle emek yoğun sektörlerdeki bu daralmanın dikkatle incelenmesi gerektiğini ifade etti.

Avdagiç, Türkiye'nin finansal açıdan pahalı bir ülke haline geldiğini ve yatırım yapma kabiliyetinin gerilediğini belirterek, maliyetlerin rakiplere göre daha yüksek olduğunu söyledi. Bu durumun sürdürülebilir ihracat yapmayı zorlaştırdığını ifade eden Avdagiç, çözüm önerilerini şu şekilde sıraladı:

• Kısa vadede finansman maliyetleri aşağıya doğru çekilmeli.
• Finansmana erişimle ilgili yeni açılımlar yapılmalı.
• Döviz kuru ile enflasyon arasındaki korelasyon korunmalı.

Yüksek Teknoloji Yatırımlarına Destek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın orta-yüksek ve yüksek teknolojili yatırımlar için "Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi" programının büyüklüğünün 500 milyar liraya çıkarılmasını değerlendiren Avdagiç, bu kararın çok önemli ve değerli olduğunu söyledi. Bu programın hızlı bir şekilde hayata geçmesini beklediklerini belirten Avdagiç, faiz oranlarının yatırımcının lehine olacak şekilde değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, potansiyel yatırımcılarla bu paketteki teşviklerin hızlı ve etkin bir şekilde buluşturulmasının önemine dikkat çekti.

Türkiye'nin yüksek teknoloji ürünü ihracatının toplam ihracat içindeki payının son iki yıldır düşme trendinde olduğunu belirten Avdagiç, bu kredi paketinin bu trendi tersine çevirmek için önemli bir fırsat olduğunu söyledi. Orta-yüksek ve yüksek teknoloji ürünlerin yatırımcısını artırmanın, üretim kabiliyetini geliştirmenin ve bu ürünlerin toplam ihracat içindeki yüzdesini artırmanın gerekliliğini vurguladı.

Avdagiç, Türkiye'nin ihracatını ithalatından daha hızlı artırması gerektiğini ve 150 yıllık makus tarihini değiştirerek mal ve hizmet ihracatının ithalatla eşitleneceği bir noktaya gelmesi gerektiğini söyledi. İhracatın zorlaştığı ve ithalatın cazip hale geldiği bir dönemin emarelerinin görüldüğünü belirten Avdagiç, ihracatçının önünü açacak yaklaşımların hızlıca devreye alınması gerektiğini vurguladı.

Son olarak, Avdagiç, Türkiye'nin bölgesel riskler karşısında istikrarlı yapısını koruması için iş dünyasının beklentilerinin dikkate alınması gerektiğini söyledi. Türkiye'nin Suriye'de sürekli ve etkili bir şekilde yer alması gerektiğini ve Suriye'nin ekonomik olarak yeniden ayağa kalkarken en büyük çözüm ortağı olması gerektiğini vurguladı.

Şekib Avdagiç, tüm bu değerlendirmeler ışığında, doğru politikaların uygulanmasıyla Türkiye'nin ekonomik sıkıntıları aşabilecek güce sahip olduğunu ve yeni dönemin bir ustalık dönemi olacağını ifade etti.