Özkök'ten Şok Sözler: Altaylı Hapse Girdiyse Bardakçı Neden Dışarıda?
Dünya

Özkök'ten Şok Sözler: Altaylı Hapse Girdiyse Bardakçı Neden Dışarıda?


23 June 20255 dk okuma3 görüntülenmeSon güncelleme: 23 June 2025

Eski Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ertuğrul Özkök, son köşe yazısında gazeteci Fatih Altaylı'nın tutuklanması olayına farklı bir bakış açısı getirerek dikkatleri üzerine çekti. Özkök, yazısında, "Eğer Fatih Altaylı'nın yazdıkları nedeniyle tutuklanması gerekiyorsa, aynı durumda olan Murat Bardakçı'yı da tutuklamak gerekir" ifadelerini kullanarak tartışmanın fitilini ateşledi.

Özkök'ten Dikkat Çeken Benzetme

Özkök, yazısında uzun yıllar boyunca bir gazetenin yönetiminde bulunduğunu ve bu süreçte birçok yazarın yazılarındaki hukuki açıdan sorunlu kısımları düzelttiklerini belirtti. Bu deneyiminden yola çıkarak, Altaylı'nın tutuklanmasının ardından benzer durumlardaki diğer isimlerin de aynı şekilde değerlendirilmesi gerektiğini savundu. Özellikle Murat Bardakçı'nın yazılarına dikkat çeken Özkök, iki gazetecinin durumunun da benzer olduğunu ima etti. Özkök'ün bu çıkışı, basın camiasında geniş yankı uyandırdı ve farklı yorumlara neden oldu.

Ertuğrul Özkök yazısında şunları kaydetti:

  • "Yirmi yıl bu ülkenin en büyük gazetesini yönettim."
  • "Yirmi yıl boyunca, kendi yazılarım dahil, birçok arkadaşın yazısında hukuki açıdan sakıncalı bulduğumuz kelimeleri, cümleleri çıkarttık."
  • "Şimdi soruyorum, Fatih Altaylı’nın hapse atılmasına sebep olan şey yazdıkları ise, aynı şeyi yazan Murat Bardakçı neden hâlâ dışarıda?"

Fatih Altaylı Neden Tutuklandı?

Fatih Altaylı'nın tutuklanma nedeni, yazdığı bir yazıdaki ifadeler olarak belirtildi. Ancak, bu ifadelerin içeriği ve hangi gerekçeyle suç teşkil ettiği konusunda net bir açıklama yapılmadı. Bu durum, basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü konularında tartışmaları da beraberinde getirdi. Birçok gazeteci ve yazar, Altaylı'nın tutuklanmasının basın özgürlüğüne yönelik bir tehdit olduğunu savunarak tepki gösterdi.

Özkök'ün yazısında dile getirdiği soru, bu tartışmaları daha da alevlendirdi. Eğer Altaylı'nın yazdıkları nedeniyle tutuklanması meşru ise, aynı durumda olan diğer gazetecilerin de aynı şekilde değerlendirilmesi gerektiği savunuldu. Bu durum, hukuk önünde eşitlik ilkesinin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.

Basın Özgürlüğü Tartışmaları

Türkiye'de basın özgürlüğü konusu uzun yıllardır tartışma konusu olmaya devam ediyor. Birçok gazeteci ve yazar, yazdıkları yazılar nedeniyle soruşturma geçiriyor, yargılanıyor ve hatta tutuklanıyor. Bu durum, uluslararası kamuoyunda da Türkiye'ye yönelik eleştirilere neden oluyor. Basın özgürlüğünün kısıtlanması, demokrasinin temel ilkelerinden biri olan ifade özgürlüğünün de ihlali anlamına geliyor. Bu nedenle, basın özgürlüğünün korunması ve gazetecilerin serbestçe görevlerini yapabilmesi büyük önem taşıyor.

Özkök'ün bu çıkışı, Türkiye'deki basın özgürlüğü tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Gazetecilerin yazdıkları nedeniyle tutuklanmasının ne kadar doğru olduğu, ifade özgürlüğünün sınırlarının nerede çizilmesi gerektiği gibi sorular yeniden sorulmaya başlandı. Bu tartışmaların, Türkiye'deki hukuk sisteminin ve basın özgürlüğü anlayışının yeniden gözden geçirilmesine katkı sağlaması umuluyor.

Ertuğrul Özkök'ün Fatih Altaylı'nın tutuklanması üzerine sorduğu bu kritik soru, basın camiasında ve kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Bu tartışma, Türkiye'deki basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü konularında daha derinlemesine bir değerlendirme yapılmasına zemin hazırlayabilir. Özkök'ün çıkışı, benzer durumlardaki diğer isimlerin de aynı şekilde değerlendirilmesi gerektiği yönündeki beklentiyi artırırken, hukuk önünde eşitlik ilkesinin önemini bir kez daha vurguladı.